Yeni doğan bebeğin görüntüsü nasıl olur ve karakteristik özellikleri nelerdir?
Genellikle bebekler 3300-3600 gr arasında 49-52 cm aralığında doğarlar ve normal doğduklarında ağlamaları beklenir. Kurbağa ya da cenin pozisyonundandır anne rahmindeki o sıkılaşmalarından, oraya sığmak için aldıkları pozisyondan dolayı birdenbire bizim gibi dik pozisyonda olmaları beklenmez. İlk günlerde kollar biraz daha kapalı, ayaklar karna doğru çekiktir. Sonra bu yavaş yavaş açılır.
Uykusu nasıl olmalı?
Bebekbakımında çözümü en zor konudur uyku. Her bebeğin uykusunun birbirinden farklı olacağını bilmek gerekir. Tabii bebekler uzun uyurlar. Ama uzun uyuyor diye de bırakmamak, 2-3 saatte bir uyandırıp emzirmek lazım.
Bebeklerde gece-gündüz kavramları yoktur, bu yüzden sürekli ışığın yanmaması lazım. Gündüz olduğunda bebeğin gündüzü algılanması, gece olduğunda da ortamın hafif karartılıp, loş bir ışık kaynağının olmasında fayda var. Bu uygulamaya hemen başlanabilir. Geceleri bebeğinizi odanıza alırsınız ufak bir gece lambası yakabilirsiniz, gündüzleri de normal odada tutabilirsiniz. Hemen gece-gündüz farkını algılaması beklenmez. Bu fark bir aya kadar oluşmayabilir, ona yardımcı olursanız bu süreci hızlandırabilirsiniz.
Gündüzleri uyaranlar biraz daha fazla olabilir. Evde yaşayan insanların, çalışan aletlerin sesini bebek duymalıdır. Gece ise daha sessiz bir ortam yaratmak gerekir. Ama uyku düzenini biraz da bebek kendi belirler.
Ne kadar süre uyumalılar?
Kitaplarda yeni doğan bebek 18-20 saat uyur deniliyor ama biz pratikte 20 saat uyuyana da 10 saat uyuyana da rastlıyoruz. 10 saat uyuyup, kilo alıp, mutlu olan bebeğe ‘’Hayır, senin daha çok uyumam lazım” diyemiyorsunuz. Uyumayan bebeği zorla uyutamazsınız.
Bir aylık bebek biraz daha gece-gündüz kavramlarını fark etmiş bebektir. Gündüz ayakta uyanık kalma süresi az da olsa artar. Toplumda da uyku süreleri biraz azalır.
Bebekler ne sıklıkla beslenmeli?
Yeni doğan bebekleri mümkün olduğunca sık beslenmek gerekiyor, özellikle de geceleri. İki beslenme arasında 3 saati geçirmemek lazım. Bebek uyuyorsa uyandırılması gerekiyor. Özellikle yenidoğanın ilk günlerinde kan şekeri düşme eğiliminde olabilir. Sarılık nedeniyle halsiz ve yorgun olabilir.
Bir de gece ne kadar sık beslenirse annedeki süt yapımını artıran prolaktin hormonu o kadar artar. Beyine şu mesajı vermemek gerekir; ‘’Bebekte uyuyor, ben de uyuyayım. Ona verdiğim süt yetti. Benim süt artırmama gerek yok’’. Geceleri 2-3 defa emzirilen bebekler için beyin sütün bebeğe yetmediğini mesajını alır ve prolaktin hormonunu artırarak süt yapımını çoğaltır.
Bir de gece ne kadar sık beslenirse annedeki süt yapımını artıran prolaktin hormonu o kadar artar. Beyine şu mesajı vermemek gerekir; ‘’Bebekte uyuyor, ben de uyuyayım. Ona verdiğim süt yetti. Benim süt artırmama gerek yok’’. Geceleri 2-3 defa emzirilen bebekler için beyin sütün bebeğe yetmediğini mesajını alır ve prolaktin hormonunu artırarak süt yapımını çoğaltır.
Bebek gece beslendiğinde bunu enerji olarak harcayamayacağı için emdiği sütü kilo alarak alacaktır. Bebeğin sarılığı, kan şekeri ile ilgili problemleri varsa sık uyandırılıp emzirildiğinde bu tür problemlerin üstesinden daha kolay gelecektir. Bu yüzden ilk 10-15 gün bebekler, geceleri 3 saatte bir uyandırılıp mutlaka emzirilmelidir.
Yenidoğanın ilk kakası nasıl olur?
İlk 24-48 saatte bebeğin kakasını ve idrarını yapması beklenir hastanede. Bebeğin ilk kakasına mekonyum denir. Koyu yeşil-siyah yapışkan kıvamlıdır. Bebek kaka yaptıkça ve günler içinde rengi önce kahverengi-yeşil sonra da beslenmesine göre anne sütüile besleniyorsa açık sarı ekşi kokulu, mama ile besleniyorsa koyu sarı-açık kahve daha ağır kokulu kakaya dönüşür.
Genellikle anne sütü ile beslenen bebekler her beslenmeden sonra açık sarı kakalarını yaparlar. Macun kıvamındadır. Pis kokulu olmaz ama ekşi bir kokuları vardır. İlk zamanlar günde 10 defa kaka yapabilir. Burada önemli olan miktardır. Her defasında çok yapıyorsa nedenini araştırılmalıdır. Ama bebek güzel besleniyor, kilo alıyor, kusma, ateş gibi ek bir problem yaşamıyorsa bebeği bir süre izlenir. Sarılığını atması açısından da önemlidir bebeğin sık kaka yapması.
İdrar yapımı ise iyi kilo alımının göstergesidir. Anne sütünün %90’ından fazlası sudur. Bebek bunun kendisine gereken protein, vitamin kısımlarını kullandıktan sonra fazla olanını atacaktır. Bu yüzden bebeğin her altını değiştirmede bezini elle yoklamada fayda var. 24 saatte 5-6 kere idrar çıkışı yapması beklenir. Her beslenmeden sonra da az miktarda kaka yapması normaldir.
Kız ve erkek bebeklerde alt temizliği nasıl yapılır?
Erkek bebeklerde alt temizliğinde penis ucunun çekilerek temizlenip temizlenmeyeceği muammadır. Çocuk cerrahları yapılsın diyor, ürologlar yapılmasın diyor. Bu netlik kazanmamış bir konu. Ama genellikle çok ellenmemesi gerekiyor. Penis derisinin çok fazla geriye çekilmemesini gerekir. İlk 10-15 günden sonra sünnet yapılabilir. O fazla deri gittiği için penis temizliği daha kolay olabilir.
Kız bebeklerde mutlaka önden arkaya doğru temizlik yapılmalıdır. Çünkü kızlarda genital bölge ile idrar yolları yan yana. Hemen dışında da anüs var. Hepsi iç içe. Erkek bebeklerde penisin ucuyla idrar yolları arasındaki mesafe uzun olduğu için enfeksiyon kapma riski daha düşüktür. Kaka yaptığında bunun pipi ucuna ulaşması da zordur. Ama kız bebeklerde anüs ile idrar yolları çok yakın ve girişi kolaydır. Bu yüzden fark eder etmez kaka temizliğini yapmak önemli. Kız bebeklerde doğumdan sonraki günlerde vajinal kanama olabilir. Az miktarda ise ailelerin telaş etmesine gerek yoktur.
Bebeğin tırnaklarını ne zaman kesilmeli?
Uzunsa hemen kesmek gerekir. Tırnak kesmenin hiçbir sakıncası yoktur. Deriyi zedelememek için tırnağı keserken dikkatli olmak lazım. Çünkü bir kere bile olsa, bebek çok rahatsız olur. Mümkünse banyodan sonra kesin çünkü tırnak yumuşamış oluyor.
Eğer anne çok acemi ise yardım alabilir. Biri bebeğin dirseğinden eline doğru tutarken anne de parmakları tutarak öbür eli ile tırnakları kesebilir. Böylece bebeğin hem eli hem de parmakları tutularak kıpırdama olasılığını minimuma indirmiş oluyorsunuz. El tırnaklarını yuvarlak, ayak tırnaklarını da düz kesmek lazım.
Bebeği nasıl tutmalı?
Bir kere başını arkadan desteklemek önemli. Bebek başını tam tutmadığı için geriye atabilir, bu da zarar verici olabilir. Bir kolunuzla bebeğin sırtını desteklerken diğer elinizle başını arkadan korumalısınız.
Bebeği yattığı yerden kaldırırken de bir elinizle bebeğin ayak bileklerinden yumuşakça kavrayarak bebeğin bacaklarını yukarı kaldırırken diğer kolunuzu eliniz açık ve avuç içi başının alt bölümünü ve ensesini kavrayacak biçimde sırtına yerleştirin. Böylece bebeğin desteksiz olan sırt ve baş bölgesini kavramış olursunuz. Böylece kavradığınız bebeği diğer kolunuzun dirsek içine yerleştirebilirsiniz.
Bebeği yıkarken nelere dikkat edilmeli?
Suyun sıcaklığına dikkat etmek önemli. Soğuk ya da sıcak suda yıkamamak lazım. Bir de banyonun mümkün olduğunca kısa tutulması gerekir, özellikle yeni doğan bebeklerde. Bebeği huylandırmamak için önce vücudunu yıkayıp başını sonra yıkayabilirsiniz. Göz yakmayan bir bebek şampuanı kullanılması iyi olur. En son yüzünü temizleyip, ılık bir havluya sarın. Banyo suyunun sıcaklığı 37 derece olmalı. İyice durulamaya ve kurutmaya dikkat edin. Göbeği düşmeden banyo yaptırabilirsiniz ama bebeğin suyun içinde tutulduğu küvet banyosunu göbeği düşmeden yaptırmayın. Yaz aylarında her gün yıkanabilir ama kış aylarında haftada 2-3 kere yeter.
Bebekler nasıl giyindirilmeli?
Ortam sıcaklığı 24-25 derece olmalı. Yeni doğan bebekler ilk günlerde kilo kaybettikleri için üşümeye biraz daha meyilli olabilirler. 5.-6. ayda da bebeklerde kansızlık görülebilir. Ben genelde bir body, tulum, üzerine de bir yelek-süveter ya da ince bir hırka giyindirmek yeterlidir. Üstüne uyurken de bir battaniye örtülebilir. 24-25 dereceli bir ortamda bebeği sarıp sarmalamak da rahatsızlık verebilir, terletebilir. Yaz aylarında ise çıplak olabilir. Ama ayaklarını ve ellerini sıcak tutmaya özen gösterin
Neden bebekler başından fazla ısı kaybeder?
Yetişkinlerde baş 1/7, bebeklerde ise 1/4 oranındadır. Yani bebeklerde baş vücuda göre daha büyüktür. Ayrıca vücudu sarıp sarmalıyorsunuz, kafa dışarıda kalıyor. Kafanın dokusundan kaynaklı bir problem yok, bir şapka giydirilirse sorun ortadan kalkar.
Konak nedir?
Bebek doğduktan bir hafta, 10 gün sonra başlayabilen kafasının ön saçlı derisinde bıngıldağın olduğu bölgedeki deride olan sarımsı kabuklanmalardır. Yumuşak olurlar genelde ve elinizle kaldırmaya çalıştığınızda saçla beraber gelebilirler. Tedavi edilemezse bir süre sonra pis koku ve apseye neden olabiliyorlar. Dolayısıyla saç temizliği ve bakımı, oluşmuş konakların temizlenmesi önemli. Bazı anne babalar bıngıldağın üzerinde olduğu için ellememeye çalışıyorlar ama konak bakım gerektirir. Bazı bebeklerin yapısal özelliklerinden dolayı sık tekrarlama eğilimi gösterebilir. Korkmadan temizleyip yumuşatarak o dokuyu oradan kaldırmak gerekir.
Konak nedir?
Bebek doğduktan bir hafta, 10 gün sonra başlayabilen kafasının ön saçlı derisinde bıngıldağın olduğu bölgedeki deride olan sarımsı kabuklanmalardır. Yumuşak olurlar genelde ve elinizle kaldırmaya çalıştığınızda saçla beraber gelebilirler. Tedavi edilemezse bir süre sonra pis koku ve apseye neden olabiliyorlar. Dolayısıyla saç temizliği ve bakımı, oluşmuş konakların temizlenmesi önemli. Bazı anne babalar bıngıldağın üzerinde olduğu için ellememeye çalışıyorlar ama konak bakım gerektirir. Bazı bebeklerin yapısal özelliklerinden dolayı sık tekrarlama eğilimi gösterebilir. Korkmadan temizleyip yumuşatarak o dokuyu oradan kaldırmak gerekir.
Pamukçuk nedir?
Ağız içinde oluşan mantar enfeksiyonudur. Genellikle dilin üzerinde, ağzın iç kenarlarında, yanak içlerinde görülüyor. Biberon ve emzik kullanan bebeklerde biraz daha sık oluşuyor. Anne sütü alan bebeklerde annenin meme başından kaynaklanan bazı durumlarda görülebiliyor. Antibiyotik kullanımından sonra görülebilir. Damla şeklinde ilaçlarla tedavi edilebilir. Ama çok yayılmamışsa(özellikle boğaza doğru) damlalar fayda etmiyorsa bir bağışıklık sistemi bozukluğunun belirtisi olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder