"Yaptığımız araştırmada, Türkiye'de 5 ile 18 yaş arasındaki her 4 çocuktan birinin gece yatak ıslatma problemi yaşadığını belirledik. Altını ıslatanların yüzde 60'ını erkek çocuklar oluşturuyor"
Türk Çocuk Ürolojisi Derneği Başkanı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şaban Sarıkaya, yaptıkları araştırmada Türkiye'de 5 ile 18 yaş arasındaki her 4 çocuktan birinin gece yatak ıslatma problemi yaşadığını, altını ıslatanların yüzde 60'ını erkek çocukların oluşturduğunu söyledi.
Sarıkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dernek olarak "enürezis nokturna" (uykuda altını istemsiz ıslatma olarak tanımlanabilecek rahatsızlık) konusunda 12 ilin şehir merkezi ve kırsal alanında yaşayan 25 ile 54 yaş arasındaki 2 bin ebeveynle görüşerek araştırma gerçekleştirdiklerini söyledi.
Araştırma kapsamında sosyoekonomik seviyesi düşük ailelerin çocuklarının daha çok altını ıslatma problemi yaşadığını belirlediklerini anlatan Sarıkaya, "Yaptığımız araştırmada, Türkiye'de 5 ile 18 yaş arasındaki her 4 çocuktan birinin gece yatak ıslatma problemi yaşadığını belirledik. Altını ıslatanların yüzde 60'ını erkek çocuklar oluşturuyor. Özellikle 45-54 yaş grubundaki anne ve babaların çocuklarının altına kaçırma problemine diğer yaş grubundaki anne babalara göre daha çok önem verdiğini tespit ettik" dedi.
Sarıkaya, 5 yaşına gelmiş bir çocuğun istemsiz ve farkında olmadan uykuda yatağını ıslatmasının tıbben normal karşılandığına işaret ederek, ileri yaşlarda görülen durumun ise ciddi oldabileceğini belirtti.
"Çocuğun yaşadığı ruhsal sıkıntılar da tetiği çeken unsur olabilir"
İleri yaşlarda gece uykuda çocukların altını ıstatmasının bir sorun olduğunu ve tedavi gerektirdiğini vurgulayan Sarıkaya, şöyle konuştu:
"Eğer çocuk 5 yaşından sonra gece idrar kaçırıyorsa bu, tedavisi gereken bir sorundur. Alt ıslatmanın tek bir nedeninin olduğunu söylemek mümkün değildir. Kimi çocukta idrar torbasının çalışma düzenindeki bozukluklar ön plandayken diğerinde idrar üretiminin düzenlenmesindeki bozukluklar baskın olabilir. Kimi zaman da bu iki durum birlikte gözlenebilir. Bazen çocuğun yaşadığı ruhsal sıkıntılar da tetiği çeken unsur olabilir. Altını ıslatan çocukların en geç 6 yaşında konuyla ilgilenen bir çocuk hekimi tarafından değerlendirilmesi ve gerekli incelemeler yapıldıktan sonra bir tedavi planı yapılması gereklidir."
"Alieler sorunun tedaviye gerek kalmadan ortadan kalkacağına inanıyor"
Prof. Dr. Sarıkaya, araştırma kapsamında altını ıslatan çocukların ailelerinin bu sorunu çözmek için doktora gitme yerine problemin kendiliğinden geçeceği düşüncesine sahip olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"Bu düşünceye sahip olanların oranı yüzde 41'i buluyor. Aileler bu duruma çözüm olarak çocuğu gece uykudan uyandırmak ya da altını bezlemek gibi yollara başvuruyor. Aileler bunun ciddi bir sağlık sorunu olduğunun farkına varmalı. Mutlaka bir hekime göstermek gerekir. Gece alt ıslatma çocuktaki mesane problemlerine, psikolojik ya da genetik nedenlere dayalı olabilir. Bunu bilinmesi önemli, nedeninin ne olduğu araştırılmalı, buna göre çareler aranmalıdır."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder