Prof. Dr. Nevin Şanlıer gebelik süresince annenin yeterli ve dengeli beslenmesinin doğacak bebeğin ve annenin sağlığı için oldukça önemli olduğuna dikkati çekti.
Gebeliğin, yumurtanın döllenmesinden doğuma kadar uzanan yaklaşık 40 haftalık bir süreç olduğunu hatırlatan Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nevin Şanlıer, “Bu dönemde annenin yeterli ve dengeli beslenmesi doğacak bebeğin ve annenin sağlığı için oldukça önemlidir.
Dünyaya gelecek bebeğin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi, annenin gereksinimlerinin karşılanması ve besin öğesi depolarının korunması için enerji ve besin öğelerine gereksinim artmaktadır. Artan gereksinimin karşılanamaması bebekte gelişim geriliği, erken veya düşük ağırlıklı doğum, annede ise kansızlık, kemik erimesi ve diş kayıpları gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilmektedir” dedi.
Doğacak bebeğin ve annenin gereksinimlerinin karşılanabilmesi ve besin öğesi depolarının korunabilmesi için gebe kadının enerji gereksiniminin arttığına işaret eden Prof. Dr. Şanlıer, “Karbonhidratlar diyetteki en önemli enerji kaynağıdır. Gebelikte artan enerji gereksiniminin karşılanabilmesi için diyetle alınan enerjinin yarısından çoğunun karbonhidratlardan sağlanması önerilmektedir. Bu amaçla tam tahıl ürünleri, kuru baklagiller, sebze ve meyveler gibi kompleks karbonhidrat içeren sağlıklı besinlerin düzenli olarak tüketilmesi önerilmektedir.
Her gün en az 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketilmeli ve haftada 2 kez kuru fasulye, nohut, mercimek gibi kuru baklagillere yer verilmelidir. Posanın en iyi kaynakları olan bu besinlerin düzenli tüketimi gebelikte sıklıkla karşılaşılan kabızlık sorununun yaşanmasını da önleyecektir” dedi.
Büyümekte olan bebeğin vücut hücreleri ve anne vücudunda oluşan fizyolojik değişikliklerin protein ihtiyacını artırdığına dikkati çeken Prof. Dr. Şanlıer, “Artan gereksinimi karşılamak için gebe kadının diyetine proteinden zengin besinlerin eklenmesi önerilmektedir. Protein ihtiyacının büyük kısmının vücutta kullanılabilirliği daha yüksek olan hayvansal kaynaklı (yumurta, et, süt ve ürünleri) besinlerden sağlanması öneriliyor” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder