Anne adaylarının hamilelik süreci boyunca karşılaşabilecekleri önemli rahatsızlıklardan biri diyabet. Anne kadar bebek için de tehlikeli bir durum olan hamilelik diyabeti hakkında uzmanlar uyarıyor: “Kan şekerindeki ani değişimler anne karnında bebek ölümlerine neden olabilir. Bu nedenle hamilelik döneminde uygulanan beslenme programı çok önemli.”
Gebelikte Diyabet, Beslenme ve Tarama Testleriyle Kontrol Altında Tutulmalı

Gebelikte en sık görülen medikal hastalıkların başında Gebelik Diyabeti geliyor. Gebelik Diyabeti, insülin eksikliği, insülin direnci veya her ikisi sonucu gelişen glikozun kan düzeyindeki artışı ile (hiperglisemisi) kendini gösteriyor. Gebelerin yaklaşık yüzde 2’sinde, üreme çağındaki kadınların ise yaklaşık yüzde 1’inde diyabet gözlemleniyor.

Çeşitli sebeplerle kan şekeri seviyesinin ayarlanamadığı bir hastalık olan şeker hastalığı (Diabetes Mellitus)’na, bazen kandaki şekeri dengeleyen insülin hormonunun yetersizliği bazen de yokluğu neden olur. Ortaya çıkış nedenleri değişse de belirtileri, çok yemek yeme, sık idrara çıkma, çok su içmedir. Central Hospital’dan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Aslı Alay Uğur: “Şeker hastalığı bazen ilk kez gebelikte ortaya çıkar. Buna gestasyonel diyabet yani gebelik şekeri denir. İster önceden şeker hastası olsun ister hamilelikte şeker tanısı konsun, gebelikte beslenmeye çok dikkat edilmesi gerekiyor. Kan şekerindeki ani değişimler anne karnında bebek ölümlerine neden olabilir. Bu nedenle hamilelik döneminde uygulanan beslenme programı çok önemlidir.” diyerek gebelikte beslenmenin önemini vurguluyor.

Opr. Dr. Aslı Alay Uğur, tarama testlerinin önemine dikkat çekerek anne adaylarının hamilelik sürecinde tarama testi yaptırması gerektiğini belirtiyor ve ekliyor: “Diyabetik gebelerde ayrıntılı ultrasonografi ve ayrıntılı fetal kalp incelemesi yapılmalı. Bebeklerde nöral tüp defekti yani sinir sistemi gelişim problemleri sıklığı artacağı için gebelerin tarama testlerini (ikili, dörtlü ) mutlaka yaptırmaları gerekiyor.”


Sadece Çay Şekeri Değil, Karbonhidratlı Besinler De Şekere Dönüşür

Anne adayının kan şekerinin dengede kalabilmesi için yediği besinlerin şeker miktarının önemli olduğunu dile getiren Central Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Şafak ise: “Sadece çay şekeri olarak bildiğimiz şeker değil; ekmek, pilav, makarna gibi karbonhidratlı besinler de parçalanıp şekere dönerler. Bu nedenle yemek seçimlerine dikkat edilmelidir.” diyor.

Dyt. Deniz Şafak, şeker hastalığı olan anne adaylarının beslenme şekillerinin nasıl olması gerektiği konusunda şunları söylüyor: “Diyabette ana öğünlerin dışında ara öğünler de önem taşır, kan şekerini dengeler. Ara öğünlerde seçtiğimiz besinlerin içeriği tek başına karbonhidrat olmamalı, yanında mutlaka proteinli bir besin de almak gerekir. Proteinli yiyecekler karbonhidratın kana geçmesini yavaşlattır. Ekmeğin yanında peynir, meyvenin yanında süt, pilav-makarnanın yanına ayran veya yoğurt uygun olur. Bu şekilde kan şekerini kontrol etmek daha kolay olacaktır. Diyabet hastaları, karbonhidratların türüne dikkat etmeli. Beyaz ekmek, pirinç, makarna gibi kan şekerini hızlı yükseltecek besinler yerine kepekli ekmekler, tam tahıllı ekmekler, kepekli pirinç veya makarna, bulgur daha uygun besinler. Bunlar ayrıca lifli–posalı oldukları için kana geçişleri yavaştır. Hamilelikte çok sık görülen kabızlık şikayeti için de iyi birer yardımcıdırlar.”

Dyt. Deniz Şafak, şeker metabolizmasının yağ ile birebir ilişkili olduğunu ifade ediyor ve ekliyor: “Fazla yağlı besinleri tüketmemek gerekir. Yalnız hiç yememek de doğru değil. Bu kez yağda eriyen A, D, E, K vitaminleri vücutta emilemez. Yemekler ayçiçek, soya, mısırözü gibi bitkisel sıvı yağlarla; salatalar zeytinyağı veya fındıkyağı ile hazırlanmalı. Yağlar ne kadar sağlıklı olursa olsun fazlası hem şeker hem de kan kolesterolü için tehlikeli olabilir.”

Şeker hastaları için meyve seçiminin önemli olduğunu belirten Dyt. Deniz Şafak, et tüketimiyle ilgili de hastaları uyarıyor: “Muz, şeftali, üzüm, kayısı gibi çok şekerli meyvelerin yerine elma, armut, portakal, mandalina, greyfurt, erik gibi daha az şekerli meyveleri seçmeli ve yanında mutlaka süt- yoğurt ürünü tüketmek gerekir. Şeker hastalarının günlük et tüketimi yaklaşık 150-200 gr. kadar olmalı ve etler yağsız olarak uygun pişirme yöntemi olan ızgara, fırın veya tencere yemeği şeklinde hazırlanmalı.”  diyor.

Meyve Suyu Tüketmeyin

Diyabet hastalarının sıvı ihtiyaçlarının fazla olduğunu vurgulayan Dyt. Deniz Şafak ekliyor: “Bu ihtiyacı en iyi su karşılayacaktır. Meyve suları tercih edilmemelidir çünkü çoğu şeker içerir. Bitki çaylarının seçimi doğru yapılmalıdır. Ihlamur, kuşburnu gibi çaylar uygundur. Bu çaylara şeker kullanmamak gerekir. Hamilelik döneminde her türlü katkıdan uzak durulduğu için tatlandırıcı kullanmamalıdır.”

Piyasada şeker hastalarına uygun birçok diyabetik ürün bulunduğunu belirten Şafak, ürünleri almadan önce etiketleri iyice okumak gerektiğini söylüyor: “Hamileler için uygun katkılar içermeyebilirler. Bu nedenle beslenme uzmanına veya doktora danışmadan bu ürünler kullanılmamalıdır.”